Hasan Topal yazdı I SEL BÜTÜN COĞRAFYALARDA AYNI RENK
Hazırlıklı Olmak ise Çok Farklı !
İklim Döngüsüne bağlı olarak yağış rejimlerinin değiştiği, sürecin devam ettiği, gelecekte de kısa zaman diliminde yağış miktarının artacağı, bu artışın nehir, ırmak ve derelerde taşkınlara yol açacağı hesaplanmaktadır.

Fotoğraf : YENİ FOÇA
Avrupa Çevre Ajansı, 2021 yılında Orta Avrupada yaşanan sellerle ilgili "Taşkın yatağı yönetimi: Taşkın risklerini azaltmak ve sağlıklı ekosistemleri yeniden tesis etmek" başlıklı rapor yayınladı.
Raporda; Taşkın Kayıplarında Artış;
Sellerdeki artış devam edecek. Sel vakalarının 2080 yılına kadar on yedi kat artacağını öngörüyor. İklim değişikliği nedeniyle yıllar geçtikçe kısa zaman diliminde daha fazla yağmur yağacak ve bu da gelecekteki sel hasarının yaklaşık beşte birine katkıda bulunacak. Ancak, sel baskınlarının büyük kısmı sulak alanlara, nehir ve dere taşkın alanlarına yapılan inşaatlardan kaynaklanacak.
Yıllık sel kayıplarının 2050 yılına kadar beş kat, 2080 yılına kadar ise 17 kat artması bekleniyor.

Fotoğraf : POLONYA

Fotoğraf : ALMANYA
Almanya Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı ''İklim Uyum, Sel, Dayanıklılık Araştırma Projesi''
Taşkın modellemesi ve risk analizinin tüm potansiyellerinden, koruma stratejilerinin planlanması ve etkilenenlerin hazırlanması ve uyarılması için yararlanılmalıdır.
Bu, daha önce düşünülemez olarak kabul edilen senaryolar üzerinde düşünmeyi de içerir: Hayal edilebilecek en kötü durum ne olabilir?
Gelecekte, sel tehlikesi değerlendirmelerinde köprülere daha fazla önem verilmelidir. Köprüler, sel olayları sırasında sel riskini önemli ölçüde artırabilir.
Örneğin, yüksek miktarda moloz ve yüzen atık birikmesinden kaynaklanan muazzam baraj basınçlarına ve darbe yüklerine dayanabilmeleri için güçlendirilmeleri gerekir.
Sel ve iklime dayanıklı planlama ve inşaat, mekânsal planlamanın her düzeyine entegre edilmeli ve iklim değişikliğinin etkilerinin tüm yönleri dikkate alınmalıdır.'' önerilerini içeriyor.
Hollanda Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü (KNMI) Dr. Vikki Thompson: "En kötü sel felaketini yaşadığımızı düşünsek bile, doğanın başka planları olabilir. Araştırmamız, 2021 Almanya sel felaketinin hava koşullarındaki küçük değişikliklerle çok daha yıkıcı olabileceğini gösteriyor."
Reading Üniversitesi'nden Profesör Hannah Cloke: "İklim değişikliği, 2021 selleri gibi aşırı yağış olaylarını daha sık ve yoğun hale getiriyor. Bu araştırma, daha önce deneyimlediklerimizin ötesinde senaryolar hayal etmemiz ve bunlara hazırlanmamız gerektiğini gösteriyor, çünkü bir sonraki sel daha da kötü olabilir."
Bu gerekçe ve tespitlere, ülkemizde ve bölgemizdeki büyük orman ve ekosistem yangınlarının, ormansızlaşan, bitkisizleşen toprak yüzeylerinin suların akışını hızlandıran etkisi eklenmelidir

Fotoğraf : İSPANYA
ÖZETLE;
"Nehir ve derelerin taşkın yataklarının tahribatı/daraltılması, yok edilmesi, havzalarındaki orman ve bitki ekosistemlerin tahrip edilmesi, sözde doğal afetin ardındaki en büyük nedendir. Yoğun yağışları afete ve felakete dönüştüren de bu nedendir."
Nehirler ve dereler özgür akışına bırakılmadıkça, ekosistemler bir bütün olarak planlı korunup yönetilmedikçe SEL baskınlarının süreceğini söylüyor bilim ve araştırmalar.
HASAN TOPAL I Mimar